YÜREĞİMİZ YANIYOR

    Neredeyse bir haftadır ateşler içindeyiz. Dört bir yanımız ateş çemberiyken şimdi de ateşlerden saldırılara, kundaklamalara ve sabotajlara maruz kaldık. Resmi açıklamalar itidalli, vakur ve devlet ağzı olan ketum ifadelerle şekillenirken milletimizin hissiyatı kasıtlı yangınlara, terörist saldırılara maruz kaldığımız yönündedir. 
     Böylesi saldırı ve felaket anlarında dayanışma içinde olmak, fitneye kapılmadan birlik ve beraberlikle yangını söndürmeye koşmak her vatan evladının asli görevidir. Bu görev Türk evlatlarının cesur yüreğinden karınca misali, can pahasına ve en cesur atılımlarla dökülen duygularla yerine getirilirken, devletimizin canhıraş mücadelesi de takdire şayandır. Bazı konularda yöneltilecek eleştirilerin ve ihmallere kesilecek faturaların ertelenmesi bu aşamada doğru bir tavır olarak görünüyor. 
     Rabbim rahmetini ihsan etsin de yüzlerce noktadan yanan ormanlarımız, köylerimiz, şehirlerimiz bir an önce selamete erişsin.
     Yapılan müdahaleler, verilen canhıraş mücadele rabbimizin inayetiyle, rahmetiyle zafere erişsin inşallah. 
      Dayanışma rahmettir… 
      Birlik beraberlik içinde, omuz omuza kalmak rahmettir. 
      Karıncanın ağzında koşturduğu bir damla su rahmettir. 
     Oğuz’un çocuklarının canı pahasına ateşlere dalması, kazma kürek, kova şişe savaşması rahmettir.
     Dua dua Rabbimize sığınmak, “ateşine dur de Rabbim, İbrahim’inin atıldığı ateşe verdiğin “yakma” emrini, dağlarımızı ormanlarımızı, bütün nebatat ve hayvanatımızı cayır cayır yakan bu ateşe de veriver Allah’ım” dilekleriyle el açmak rahmettir. 
     “Yüreğimizi yakanları kendi ateşlerinde kahret ya Rabbi!” diye dualara sarılmak rahmettir. 
     Yanan yüreklerin, yanan bütün canların sahibi sensin, sahipliğinin şanıyla sahip çık bize Allah’ım, içimizdeki hainler ve beyinsizler yüzünden bizi yakma Allah’ım” deyişimiz rahmettir. 
     Rahmetini gönder Allah’ım… Rahmetini gönder Allah’ım… Rahmetini gönder Allah’ım…

RUHUMU YAKAN ATEŞ

Dağlara taşlara ateş değdikçe
Hücrelerim üşür donar yüreğim
Yuvada kuşlara ateş değdikçe
Pır deyip bir dala konar yüreğim

Gözlerine peçe çekerken güneş
“Yakma” diyen emri bekler bu ateş
Vahşetin ölçüsü Nemrutlara eş 
Kaç gündür dağlarda yanar yüreğim

Çiçekler başını kaldırmaz yerden 
Börtü böcek yanık döner seferden
Tabiatı saran sonsuz kederden
Deli divaneye döner yüreğim

Canım feda deyip her bir taşına
Ruhumu götürdüm yanı başına
Bir ceylanın dinmeyen gözyaşına
Dua dua şefkat sunar yüreğim

Mahmut TOPBAŞLI