HACI PİLAVI
Haç görevini yerine getiren üzerinden bir yıl geçmeden bizlere Hac görevini nasip ettin diye ALLAH’a şükür için yemek daveti verirdi. Bu yemeğe ise HACI PİLAVI adı verilirdi.
Haç görevini yerine getirdikten sonra kendileri için uygun bir zamanda Yalvaç düğün ve davetlerde yapılan yemeklerle yemekler hazırlanır ve özellikle beraber haç görevini yerine getirdikleri kişiler başta olmak üzere ,akrabalarından başlayarak yemek için davete okunur. Haç yemeği vermek isteyen günler önce hazırlıklara başlar kimleri davet edeceği yazılarak defalarca kontrol edilirdi. Mahalleleri ve başka mahallelerde davet edilecek kimler varsa mahalle mahalle yazılır. Hacı Pilavı daveti için tüm mahalleleri tanıyan bir kadın okuyucuvardı.Çok uzun yıllar davetlere okuyuculuk yapmıştı.Okuma yazma bilmediği için yanına okuma bilen bir çocuk verilir çocuk hangi mahalle ise mahallede davet edilecek kim varsa söyler okuyucu kadında evin kapısını tıklayıp varsa zile basarak falan mahalleden falan lakaplı kişinin hacı pilavı vardır. Sabah erkekler öğleden sonra kadınlar buyursun gelsin diye okuma yapılırdı. Daha önceki yıllarda insanlar lakapla bilinirdi. Davetlere lakaplarla okunur soyadı ile fazla bilinmezdi. Davete okunacakta davet verende lakapla yazılır söylenirdi. Davet yemeği verilecek günden birkaç gün önce Yemek yapmak için kazanlar hazırlanır mahalleden yemek tablaları toparlanır, kaşıklar ,tabaklar istenerek evde bir kenara konulur davet günü beklenirdi. Davetlerin maddi yönü erkelere işin yoğun kısmı ise bayanlara aitti. Bayanlar davetten bir gün öncesi mahalle fırınlarında Yalvaç ekmeği yapacaklarını fırıncıya bildirirdi. Fırıncılar hangi gün davet ekmeği yapılacaksa başka kimseyi ekmek yapmak üzere almazlardı. Fırın sadece davet ekmeği yapanlara hizmet ederdi. Fırıncıya ücreti harici bir entarilik veya eteklik basma verilirdi.
Davet yemeğinden önce Mevlit okunur ve mevlitte süt şerbeti verilirdi. Şerbet ise mevlit okunurken belirli bir bölümü gelince dağıtılmaya başlar şerbeti dağıtacak olanlar mevlidü can kulağıyla dinleyip tam şerbet dağıtma bölümü gelince ellerinde tepsilerle mevlit okuyan hocalardan başlamak kaydı ile mevlit dinleyenlere verilirdi. Mevlit bittikten sonra duası yapılır ve yemeğe geçilirdi. Kış günü ise evin uygun olan bölümlerine konulan tablaların etrafına oturulur , yaz günü ise evlerin hayatlarında tablaların etrafında yerlerini alırdı. Tüm davetlerde Yalvaç düğün yemekleri olduğu gibi hacı pilavlarında aynı yemekler olurdu. Yoğurt çorbası, nehni, maddi durumu iyi ise tas kebabı veya patlıcan ,irmik helvası yanında hoşafıyla pilav olurdu. Çok eskilerde bulgurdan yapılan pilavlar daha sonrası pirince dönüştü. Sabah erken saatten itibaren erkekler yemeğe başlar öğleye kadar devam eder. İş olarak bedenen çalışılan mahallelerde çok erken saatte yemek başlar yemeğini bitiren insanlar işlerine giderdi. Yaşlı, özürlü olup ta yürüyerek davete gelemeyenlerin ise zamanın imkanları kullanılarak mutlaka davetlere katılmaları sağlanırdı. Çok önceleri bir iki eşek yaşlı veya özürlü insanları getirmek için hazır bulundurulurken daha sonraları ise at arabaları son dönemlerde ise taksilerle bu hizmet yapılır olmuştu. Bu insanların davete katılmaları ile bereketinin artacağı inancı ile sabahtan akşama kadar günün imkanları ile hacı pilavı verilen eve taşınırlardı. Öğleden sonra bayanlar yanlarında çocukları ile gelir daveti yedikten sonra bir çoğu ellerine Yalvaç ekmeğini alıp ekmeğin arasını açarak çapana (aşçıya) şuna vereceğim arasına helva katıver derdi. Çapanlar istemeye istemeye ekmeğin arasına irmik helvasını katar kimseyi kırmak istemezlerdi. Ancak helva iyice azaldığında yok bitti der ekmekle gelenleri geri çevirirlerdi.
Hacı pilavları ise insanların bir araya gelmesine HAÇ görevini yapmış olanların tekrar görüşüp hasret gidermelerine ve yaşadıklarını tekrar hatırlamalarına sebep olurdu. Bazen komşuların davetleri çakışmasın diye davet günleri oturulup konuşulur ve davet günleri değiştirilirdi. Eğer birbirinden habersiz davet olsa bir çok yönden sıkıntı yaşanırdı. Çapanından yemek yenecek tabladan kaşık, tabaklara kadar sıkıntı olurdu.
Zaman geçtikçe Hacca gidenler hacı pilavı adı altında davet yapmaz oldular. Hacı pilavları da anılarda kaldı.
|